Bugün annemle birlikte Kemeraltı'na indik. Bizim buralarda böyle söylenir. Aslında inilen çıkılan bir yer yok ortada ama. Bilmiyenler için söylüyorum İzmirin Kemeraltısı sizin bildiğiniz gibi çarşı. Ama ne çarşı! Ne ararsanız var... Hatta aklınıza gelmeyecek ya da daha önce hiç görmediğiniz duymadığınız şeyler bile var. Yolu düşenlere mutlaka tavsiye ederim. Yalnız orada gezerken ara sokaklara girmeli altını üstüne getirmelisiniz. Örneğin balıkçıların oradaki bir dükkanda bulabileceğiniz en ucuz ahşap objelerin olduğunu söyleyebilirim. Ya da Şadırvanın oradaki turşucuda "aaaa! Bununda mı turşusunu yapmışlar dedirtecek kocaman kavanozları görebilirsiniz. Kızlarağası hanının mistik havasında çeşitli otantik objeler bulabilir, Hisarönünde meşhur fincanda pişen boool köpüklü Türk kahvesini içebilirsiniz. Eğer rejimdeyim demezseniz ve sıraya girerseniz yine meşhur şambalinin tadına bakabilirsiniz. Bu arada anneannemin hatırlatmasıyla ekliyorum bir de bir oturuşta 50 tane yemeden kalkamayacağınız bir midyecimiz de var. Kumaşlar, baharatlar, baklagiller, balık, et, sakatat, evcil hayvan, hırdavat, kıyafet, ayakkabı, gelinlik, çiçek soğanı, tesbih, dibek kahvesi bulabileceklerinizden bazıları. Yaşayacağınız nostalji de cabası...
Aklımda böyle birşey yoktu ama bir tanıtım postu gibi oldu bu yazı galiba. Gidişat onu gösteriyor :) Madem öyle birkaç fotoğraf ekliyorum sizler için. Daha sonra devam ederim.
Neyse nerede kalmıştık....
Biz de annemle Kemeraltına indik bugün. İlk olarak Değirmen'e gittik. Burası en az 30-35 sene önce annemin anneannemle beraber geldiği biryer. Şimdi annem ve ben gidiyoruz. Mutfağınız için bulabileceğiniz çeşit çeşit bakliyat, baharat, kuru meyve, salça, tarhana.... falan filan var. Yurdun dört bir yanından geliyorlar. Miss gibi kokuyor her şey. Benim payıma düşenler : kurutulmuş domates, defne yaprağı, maş fasülyesi, kırmızı fasülye, kabuk tarçın ve karanfil. Annemin payı ise : kırık darı, bulgur, kuru börülce, çekilmiş deniz tuzu.
Daha sonraki durağımız ise hisarönündeki tuhafiyeler oldu. Burdan da annemle ortak projemiz için jelatin, kanaviçelerim için iplikler ve iğneler, beyaz keçe, biraz kordonet ve pembe puantiyeli fırfırlı kurdele aldım.
Ayrıca belki bilenler vardır ama benim yeni tanıştığım ROSSMAN adında bir mağaza var karşıyakada. Bir şubesi de buradaymış. Orda da kalp süsler ve desenli kağıt mendil buldum ve birer tane kaptım.
Bu yazdığım en uzun postlardan biri oldu herhalde. Anlat anlat bitmez işte. Gelin, gezin, görün derim. Hatta kahvemizi beraber içelim :)
Bu da benim cicilerin resmi. Kuzulu mendil ne sevimli di mi?
Hoşçakalın...